içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

YERELDE VE GENELDE KOLTUK YAPIŞKANLARI

Koltuk sevdası memleketin eğitim ve gelişmişlik ölçülerine, ekonomik düzeyine göre şekillenen bir tutkudur.

Kişinin koltukta ne pahasına olursa kalma hırsıdır. Koltuğa yapışmanın ne olduğunu bilirsiniz bazı insanlar koltuğa yapışmaya görsünler onlar sahip oldukları koltuktan kopamadıklarını hatta yapıştığını görür ve biliriz yerelde ve genelde.

Bu kişiler bulundukları makamda ömür boyu kalmak isterler. Kendilerine göre nedenleri de hazırdır: “Biraz daha hizmet yapayım”

Bu husustaki hırs, kibir, ego gözlerini bürümüştür.

Bir zamanlar savunulan değerler, şikâyet edilen haksızlıklar bile unutulur. Artık şimdiki zaman ve gelecek ikbali düşünülür.

Tek hedef koltuğun ve gücün korunmasıdır.

Geçmiş ve geleceğin muhasebesi önemli değildir. Ne de olsa ona göre toplum bu gerçekleri görmemekte ve anlamamaktadır. Tek doğru kendinin söyledikleri ve yaptıklarıdır.

Çevrenize bir bakın, ne kadar da varlar değil mi.

Bazen aynı koltuk yapışkanı ağabeyleri, ablaları sivil toplum kuruluşlarında da görürüz. Odalar, borsalar spor kulüpleri ve sayamadığım bu kuruluşlar hizmet vermekten uzaklaşarak amaçladıkları faydaları memlekete sağlamak yerine, başkanlığını yapmakta olan kişilere kişisel ego tatmini sağlamanın ötesine geçemezler. Hatta kardeşler, eş ve akrabalar ayrı ayrı koltuk kapmışlardır

Koltuk kapanların çoğu, ben ayrılayım yeter başkası da gelsin başkası da aday olsun demezler gerekirse bu uğurda çok şeylerini feda ederler... Hatta güvenirliliklerini bile…

Koltuktan güç alan değil, koltuğu güçlendiren ve yaşama tarzı başkalarına bir çağrı olacak olan insanlara ihtiyacımız var. Hem yerelde, hem genelde. Koltuğun adam ettikleri değil, koltuğu adam edenler bu milletin gerçek evlatlarıdır... Maalesef koltuk sevdası, tedavisi olmayan bir hastalık haline gelmiştir.

Allah bu milleti koltuğun bir yerlerine yapıştığı insanlardan korusun.

YAZARIN DİĞER YAZILARI